
Duygu Delen davasında karar çıktı
Gaziantep’te güvenilmez şekilde hayatını kaybeden Duygu Delen’in (17) ölümüne ilişkin davada “mahsus öldürme” suçlamasıyla yargılanan Mehmet Kaplan, karar duruşmasında etken karşısına çıktı. Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 10. duruşmaya sanık Mehmet Kaplan Ses ve Bakış Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılırken, davalı Kaplan’ın avukatı Enes Akbulut ile Delen ailesi avukatları Mehmet Balcı ve Ömer Faruk Akıcı, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü adına Av. Şafak Nur Atmaca, Ankara Barosu ile Gaziantep Barosu avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmayı anne Şenel Delen ile baba Bülent Delen de takip etti.
Duruşmada söz alan baba Bülent Delen, evladının 19 aydır toprağın altında olduğunu belirterek, “Ben sizin adaletinize sığınıyor ve güveniyorum. Tutuklunun en ağır canice almasını istek ediyorum” dedi.
“Adalet varsa bu davayla belli olacak”
Beyanı alınan anne Şenel Delen ise sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istediğini söyledi. Delen, “Önce Allah’a, daha sonra size güveniyorum. Yavrum geçen hafta 19 yaşına girdi ama toprağın aşağıda. Katili özgürlük bırakıp diğer suçlar işlemesine niçin olmayın. Cezasını çeksin. Bin kez de ölsem davamdan vazgeçmem. Sanık cezasını çeksin, başka masumların canını yakmasın” ifadelerini kullandı.
“Bu ceza kıskançlık cinayetidir”
Delen ailesinin avukatı Mehmet Balcı, savunmasında sanık tarafının delilleri karartmaya çalıştığını ileri sürdü. Sanığın ifadelerinde çelişkiler olduğunu belirten Balcı, “Duygu’nun Adli Tıp raporlarına tarafından rastlantı sonucu düşmesi imkansız. Bize göre Duygu Delen oda içinde darp edildi, birlikte yere düştüler. Ardından davalı Duygu’yu balkondan aşağıya attı. Mehmet Kaplan çok zeki bir davalı. Benim 40 yıllık iş hayatımda gördüğüm en akıllı sanıklardan biri. Mehmet Kaplan, Duygu’yu eve öldürmek için çağırmadı fakat Duygu’nun telefonunda gördüklerinden dolayı kıskançlık kriziyle bu ceza işlendi. Bu suç oluşturan kıskançlık cinayetidir” diye konuştu.
Davaya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü namına katılan Avukat Şafak Nur Atmaca ise savcının esas hakkındaki mütalaasına sadece “çocuğun cinsel istismarı” suçlaması yönünden katılmadıklarını belirterek, sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Savcı müebbet hapis talebini yineledi
Avukat ve müşteki beyanlarının ardından mahkeme savcısı esas hakkında açıkladığı mütalaasını tekrarladı.
Sanığın “zincirleme şekilde nitelikli cinsel istismar” suçundan beraatına karar verilmesini talep eden savcı, sanığın “hakaret” ve “konutta yağma” suçlarından cezalandırılmasını istedi. Kaplan’ın uyuşturucu kullandığı, hiddet kontrolü sorunu olduğu ve kıskançlık sebebiyle maktule geçmişte de darp uyguladığını, kontrolünü kaybettiğini, maktulün boğazını sıktığını, darp ettiğini mütalaasında belirten savcı, üstüne atılı “çocuğu mahsus öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istek etti.
“Duygu’nun bir saniye yaşaması için canımı veririm”
Davalı Mehmet Kaplan ise hakkındaki mütalaaya karşısında yaptığı savunmada mütalaanın gerçekçi olduğunu düşünmediğini söyledi. Dosyaya kendi talepleri üzerine gelen Adli Tıp Üst Kurulu raporundan yersiz gibi bahsedildiğini aktaran Kaplan, savunmasında “O raporun altına 30 hekim imza attı. 18 ay daha sonra kamera kayıtlarına ve Adli Tıp raporlarına niçin itiraz ediliyor. 18 ayın 13 ayını tek kişilik hücrede geçirdim. Ben sevdiğim kızı kaybettim. Bir canım var lakin bin tane canım olsa Duygu’nun bir saniye yaşaması için yine veririm. Verdiğim ifadelerin arkasındayım. Ben gerektiği dek kendimi savunmaya çalıştım. Ben burada da yatsam gönlüm dar olacak. Burası gelip geçici bir dünya. Adaletinize güveniyorum. İnşallah dürüst karar çıkar” dedi.
“İddia edilen bütün suçlamalar çürütüldü”
Müvekkilinin bütün delillerin araştırılması gerektiğini her zaman söylediğini açıklayan sanık avukatı Enes Akbulut, müvekkilinin ifadelerinin Adli Tıp Kurumu ve araştırmacı raporlarıyla doğrulandığını belirtti. “Mevcut deliller incelendiğinde Mehmet’in Duygu’yu sırtına alarak balkondan aşağıya atması mümkün müdür?” diyen Akbulut, “Mütalaada suç oluşturan işlendi deniyor fakat nasıl işlendiği anlatılmıyor. Müvekkilimin geçmişine atıf yapılarak bu olaya suç oluşturan aramak 18 aylık yargılamayı boşa saymaktır. Biz ilk günden beridir olayın aydınlatılmasını istiyoruz. Karşısında tarafın iddialarının sonu gelmeyecek. Bugüne değin iddia ettikleri her şey delillerle çürütüldü. Yargılamanın başından beri iddialar çürüdükçe suçlama görünmeyen şeylere kaydı. Savcı işi ‘Davalı alkollü, esrar kullanmış atmıştır’ noktasına getirdi. Yağma suçundan cinayet isteniyor fakat müvekkilim yağma suçunu işlememiştir. Görünmeyen iddialarla müvekkilimi suçlamak hukukun esas normlarını sarsar” dedi.
Son sözü: “Pişman değilim” oldu
Avukat ve davalı beyanlarının ardından son sözü sorulan sanık Kaplan, “Pişman değilim. Çünkü bir şey yapmadım. Gönlüm, kalbim fazla sıcacık” dedi.
Kısa bir aranın ardındaki kararını ifade eden mahkeme heyeti, davalı Kaplan’ın cinsel istismar ve mahsus öldürme suçlamasından beraatına, hakaret suçundan bahşedilen 90 gün hapis cezasının bin 800 lira para cezasına çevrilmesine, yağma suçundan ise 10 sene hapisle cezalandırılmasına ve hükümle birlikte terhis edilmesine oy birliğiyle karar verdi. Kararın ardından Delen’in asap krizi geçiren annesi baygınlık geçirdi. Sanık Kaplan’a “Katil” diye bağıran Şenel Delen gözyaşlarına boğuldu. Anne Delen yakınlarının yardımıyla adliyeden çıkartıldı.
Ne olmuştu
Durum, 13 Ağustos 2020 tarihinde Gaziantep’in Şehitkamil ilçesi Batıkent Mahallesi Vehbi Dinçerler Caddesi üzerindeki bir apartmanda meydana gelmişti. 5 katlı apartmanın 4’üncü katından kararsız şekilde düşen Duygu Delen (17), hastanede yapılan bütün müdahalelere karşın kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti. Olayın ardındaki evde bulunan Mehmet Kaplan gözaltına alınarak, “kasten öldürme” suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Muhammet Abdulkadir Esen